Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), Birleşmiş Milletlerin iki örgütü olan Dünya Meteoroloji Örgütü ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı tarafından 1988 yılında insan faaliyetlerinin neden olduğu iklim değişikliğinin risklerini değerlendirmek üzere kurulmuştur.
Doğal Kaynaklar ve Çevre Ekonomisi, Su ve Enerji Ekonomisi, Ekolojik Ekonomi ve Yeşil Büyüme konularında uzman olan Hemşerimiz Prof. Dr. Bülent AÇMA'nın da katkıda bulunduğu IPCC 2022 raporunda yer alan risk haritalarına göre Ege Bölgesi ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi, iklim değişikliğine bağlı aşırı sıcaklardan en fazla etkilenecek bölgeler arasında yer almaktadır. Bölge halkı için bu ne anlama geliyor;
Daha fazla orman yangını,
Barajlardaki su seviyelerinin azalması,
Nehirlerdeki su debisinin düşmesi,
Aşırı hava hareketleri ve erozyon,
Aşırı yağışlar ve seller,
Tarımsal verimlilikte düşüş,
Sıcaklığa bağlı sağlık sorunlarında artış,
Su sıkıntısının şiddetli yaşandığı yerlerden mecburi göçler,
Bu yıl yaşanan aşırı sıcaklardan dolayı yukarıda saydığımız sorunların tamamına yakını (iklim göçleri hariç) Avrupa ve ülkemizde de meydana geldi. Küresel ısınma henüz 1.1-1.2 dereceye ulaşmışken yaşanan sıcaklıklar, mevcut emisyon eğilimlerine bağlı olarak 2100 yılında sıcaklık artışının 3 dereceye ulaşması halinde ortaya çıkabilecek daha büyük çevresel felaketlerin habercisi. Meteorolojik Kuraklık Durumu haritalarında SPI metodu sonuçlarına göre Doğu Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri olmak üzere son yıllarda ülkemizin doğusu “olağanüstü kurak” gösterilmektedir. Özellikle, Gaziantep'inde yer aldığı Güneydoğu Anadolu Bölgesi için alarm zilleri çalmaktadır.